Bitkisel
besinleri, bütün gıdalar arasında en güvenle yiyebileceğimiz grup olarak
görürüm. Herhangi bir sebze, meyve, bakliyat ya da tahıl, kendi halinde olduğu
sürece gıda güvenliği açısından et, süt ya da tereyağından daha az risklidir.
Bir elmayı ele alalım mesela, uzun süre güneş altında bekletseniz de bozulmaz,
sadece diriliğini kaybeder. Üzerindeki mikroorganizmaları yıkayarak
temizleyebilirsiniz. Bozulduğunu net olarak gözlemleyebilirsiniz. Yumuşasa bile
pişirerek yine kullanabilirsiniz. Diri görünmese de taze, bütün halindeki bir
elmadan zehirlenmeniz zor bir olasılıktır; en azından şimdiye kadar öyle
olduğunu düşünüyorduk.
Bitkisel besinler insanı zehirlemez
diye bir kural yok tabi ki. Özellikle konserve gibi gıda saklama yöntemleri
kaynaklı botulizm nedeniyle ölümle sonuçlanan vakalar yaşanabiliyor. Gerçi
burada zehirlenmeye neden olan bitkisel besin değil, hazırlama sürecindeki
bulaşma. Bazen dondurulmuş gıdalar kaynaklı vakalar da görülebiliyor. 2018
yılında Avustralya’da, kavundan bulaşan listeriya bakterisi nedeniyle çoğu
yaşlı 22 kişi rahatsızlandı ve yedi kişi hayatını kaybetti.[1]
Avustralya’da bir çiftlikten geldiği anlaşılan kavunlar toplatıldı ve
kavunların geldiği çiftlik tedariği durdurdu. Aynı yıl yine Avustralya’da
dondurulmuş nar tanelerinden kaynaklanan Hepatit-A bulaşması nedeniyle altı
vaka bildirildi ve 64 yaşındaki bir kadın hayatını kaybetti.[2] Hastalığın
Mısır’dan ithal edilen tane narlar nedeniyle bulaştığı anlaşılmış ve ürünler
toplatılmış. 2006 yılında ABD’de ıspanak
kaynaklı koli basili (E. coli O157) bulaşması nedeniyle 199 kişi hastaneye
kaldırıldı ve üç kişi hayatını kaybetti.[3] Olay
araştırıldığında ıspanakların geldiği çiftliğin bir sığır yetiştiricisinden
kiralandığı anlaşıldı. Koli basili ıspanaklara sığır dışkısından geçmiş.
Ülke olarak biz ıspanak
zehirlenmesiyle geçen günlerde tanıştık. İstanbul ve çevresinde ıspanak
yedikten sonra çeşitli zehirlenme belirtileriyle 196 kişi hastanelere başvurdu.
Olay hızla duyuldu; tarım ilacı zehirlenmesi gibi olasılıklar gündeme getirildi.
Sonradan yapılan açıklamalarda zehirlenmenin ıspanağın içine karışan yabani
otlardan kaynaklandığı söylendi. Ispanak meselesinden bir süre önce gündemde onun
kadar yer almayan başka bir haberde, Kayseri’de bir ailenin nardan zehirlenerek
hastaneye kaldırıldığını duyduk. Ne yazık ki ailenin en küçüğü dört yaşındaki
kız çocuğu kurtarılamadı.
Nar da, ıspanak da zehirli
olacağını aklımıza getireceğimiz gıdalar değil. Ama bu olayları yaşadık. Birini
haberlerde sadece bir gün duyduk, ıspanak daha fazla gündemde kalmasına rağmen
aklımızdaki sorular giderilmedi. Olayların nedeni anlaşılamadığı için alınabilecek
en makul önlemin ıspanak yememek olduğunu düşündük.
Bu meseleyle ilgili aklımda birçok
soru işareti var. Ispanak bir kültür bitkisi, bu iş için ayrılmış tarlalarda,
tarımsal faaliyet sonucu üretiliyor. Konvansiyonel tarımda hem pestisit hem de
herbisit, yani bitkisel zararlıları ve yabani otları öldürücü zirai ilaçlar kullanılıyor. Ispanak
tarlasında o kadar ot üremesi ve bunun toplayanlar tarafından gözden
kaçırılması zor görünüyor. Bazen yeşillik aldığımızda arasında tek tük yabancı
otlar görürüz. Bunları ayıklayıp atarız. Gözden kaçırsak bile bu yabancı otlar
miktar olarak çok azdır. Tarladan toplayanın ve evde tüketenin bu kadar yabani
otu gözden kaçırması mümkün mü? Tabi bunu ıspanakların açık halde satıldığını
varsayarak söylüyorum. Konuyla ilgili birçok şey okuduğum halde ıspanaklar
paketli mi açık mı satılıyor anlamadım. Paketli ıspanaksa yabani otun içinde
çok miktarda bulunması ve bunun anlaşılmaması mümkün. O zaman da akla başka
endişe verici soruluyor geliyor. Birileri ıspanağın içine yabani otu bilerek mi
karıştırdı gibi.
Tarım ilacının zehirlenmelere neden
olma olasılığının zayıf olduğu pek çok uzman tarafından söylendi. Tarım
ilaçlarının sağlığa zararlarını uzun vadede görüyoruz. Ani zehirlenme
belirtilerine neden olacak kadar tarım ilacına maruz kalmış bir sebzeyi
ilaçlayanların da etkilenmiş olması gerekmez mi? Konvansiyonel tarımda zirai
ilaçlar yaygın kullanılıyor ve maalesef ülkemizde bunların kullanımına ilişkin
soru işaretleri zaman zaman hepimizde oluşuyor. Yine de ilaca maruz kalan ürün
bizlere ulaşana kadar zaman geçiyor, sonra o ürünü yıkayıp kullanıyoruz. Zirai
ilaçtan değil aşırı gübrelemeden kaynaklanabileceğine dair açıklamalar da
yapıldı. Ispanakta aşırı gübreleme sonucu açığa çıkan nitritin de zehirleyici
etkileri olabileceği belirtildi.
Ülkemizde yaşanan ıspanak
zehirlenmesi ABD’de 2006’da yaşanan koli basili salgınına benzemiyor.
Zehirlenme belirtileri aynı değil. ABD’deki salgından ıspanağı çiğ yiyenler etkilenmiş. Pişirilen ıspanakta bakteri ölüyor. Bizdeki vakalarda ıspanak zaten
pişirilerek kullanılmış.
Gıda konusunda öğrenmeye meraklı
birisi olarak nar ve ıspanak zehirlenmesiyle ilgili rastladığım her haberi, her
açıklamayı okudum. Yine de aklımdaki sorulara yanıt bulabildiğimi söyleyemem.
Nar zehirlenmesi daha çok bir iddia gibi, herhalde adli bir incelemenin
ardından kesin sonuç alınabilecek. Beklemiş nardan olduğuna dair açıklamalara
denk geldim ama nar bütün halde uzun süre bekletilebilecek bir meyve. En kötü
ihtimalle bozulur, o zaman da tüketilmez. Bütün bir aileyi hastanelik edecek ve
birinin yaşamına mal olacak bir bozulmayı yiyenler fark etmemiş olabilir mi?
Ispanak
zehirlenmeleri konusunda şu anda toplumsal bir kaygı yaşadığımızı söylemek
yanlış olmaz. Korku ve panik dalgası geçene kadar muhtemelen pek çoğumuz
ıspanaktan uzak duracağız. Peki çözüm bu mu? Yarın başka bir bitkide benzer bir
şey yaşamayacağımızdan emin olabilir miyiz?
Bu tür olaylar yaşandığında neden olduğuna ve
kapsamına ilişkin yeterli bilgi bulunmayınca gıdanın tümüne güvenimizi
kaybediyoruz. Bir süre panik havasında yaşıyor, sonra konuyu unutuyoruz. Başka
bir gıda krizi ortaya çıkıp yeni bir endişe dalgasına neden olana kadar.
Sorunun temel nedeninin kendi ellerimizle kurduğumuz gıda sistemi olduğunu fark
etmiyoruz. Ne çiftçiler yetiştirdikleri ürünün başka insanların gıdası
olduğunun farkındaymış gibi görünüyor, ne de biz tüketiciler gıdamızla
gerçekten bağ kurmak istiyoruz. Sistemin yapısına değinmeden hangi gıda
sağlıklıdır tartışmaları yapıyoruz. Yetiştiği toprağı çoraklaştıran,
çevresindeki canlı hayata zarar veren bir gıdanın bizi besleyebileceğini
düşünüyoruz. Konunun özüne bakmadığımız için giderek sıklığı artan gıda
meseleleriyle kendimizce başa çıkmaya çalışıyoruz.
[1] “Rockmelon
listeria investigation finds outbreak that killed seven largely caused by dust
storms”, https://www.abc.net.au/news/2018-10-11/listeria-rockmelon-report-finds-outbreak-caused-dust-storms/10365636
[2] “Pomegranate
contamination kills woman in Australia”, https://www.bbc.com/news/world-australia-44378911
[3] “FDA
warns US consumers not to eat spinach after E coli outbreak” https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC1584385/
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder